Faruk Nafiz Çamlıbel Şiirleri!

Faruk Nafiz Çamlıbel, hecenin beş şairi olarak anılan ve Türk edebiyatına ölümsüz eserler bırakan şairlerimizden bir tanesidir. Okul kitaplarında pek çok şiiri okutulan ve hayatını edebiyata adamış olan Çamlıbel, bir süre Tıp fakültesi eğitimi almış, sonrasında ise Ankara, İstanbul ve Kayseri’de uzun yıllar edebiyat öğretmenliği görevini başarıyla ifa etmiştir.

(İlginizi Çekebilir: Turgut Uyar’ın En Sevilen Şiirleri)

1946-1960 yılları arasında siyasetle uğraşan ve Demokrat Parti İstanbul milletvekilliği yapan edebiyat ustası, çok ünlü şiiri ”Han Duvarları”’nı ise Kayseri Lisesinde öğretmenlik görevine getirildiği sırada kaleme almıştır. Üstelik Kayseri Lisesinin Marşı da yine usta şairin sihirli kaleminden çıkmıştır. Şiir dilinde çığır açan ve kendisinden sonra gelen nesilleri de etkisi altına alan şair, ilk eserlerini aruz vezni ölçüsünde yazmıştır.

Faruk Nafiz Çamlıbel'in En Sevilen Şiirleri

Şiirlerinde memleket, Anadolu, hasret, ölüm, aşk, kahramanlık ve tabiat temalarına sıklıkla rastlanan şairimizin eserlerinden bazı örnekleri, sizler için bu içeriğimizde derledik. Konuya ilişkin görsellere yazımızın devamında, videolara ise son bölümünde ulaşabilirsiniz. Keyifli okumalar dileriz.

Faruk Nafiz Çamlıbel Şiirleri

Han Duvarları

Yağız atlar kişnedi, meşin kırbaç şakladı
Bir dakika araba yerinde durakladı.
Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar,
Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar…
Gidiyorum, gurbeti gönlümle duya duya,
Ulukışla yolundan Orta Anadolu’ya
İlk sevgiye benzeyen ilk acı, ilk ayrılık
Yüreğimin yaktığı ateşle hava ılık,
Gök sarı, toprak sarı, çıplak ağaçlar sarı…
Arkada zincirlenen yüksek Toros dağları,
Önde uzun bir kışın söldürdüğü etekler,
Sonra dönen, dönerken inleyen tekerlekler… – Faruk Nafiz Çamlıbel

faruknafiz2

Kır Türküsü

Yayılır karanlık sisler engine,
Korkarım,bakamam sana ben yine.
Yıllarca dalardım solgun rengine
Güneşten nur uman gözler yanmasa!

Vadide bir hazin nağme ürperdi;
Bu ıssız dağların sen misin derdi?
Üstünde yabani güller biterdi
Dereler,tepeler seni anmasa…

Çoşarak ruhunun bütün hevesi
Yükseldi uzaktan bir çoban sesi.
Bence bir,kırların ye’si,neşesi,
Kolların boynuma halkalanmasa! – Faruk Nafiz Çamlıbel

faruknafizkirlar

Çoban Çeşmesi

Derinden derine ırmaklar ağlar,
Uzaktan uzağa çoban çeşmesi.
Ey suyun sesinden anlayan bağlar,
Ne söyler şu dağa çoban çeşmesi?

Gönlünü Şirin’in aşkı sarınca,
Yol almış hayatın ufuklarınca;
O hızla dağları Ferhad yarınca,
Başlamış akmağa çoban çeşmesi

O zaman başından aşkındı derdi,
Mermeri oyardı, taşı delerdi.
Kaç yanık yolcuya soğuk su verdi,
Değdi kaç dudağa çoban çeşmesi!

Vefasıs Aslı’ya yol gösteren bu,
Kerem’in sazına cevap veren bu
Kuruyan gözlere yaş gönderen bu…
Sızmazdı toprağa çoban çeşmesi

Leyla gelin oldu, Mecnun mezarda,
Bir susuz yolcu yok şimdi dağlarda;
Ateşten kızaran bir gül arar da,
Gezer bağdan bağa çoban çeşmesi.

Ne şair yaş döker, ne âşık ağlar,
Tarihe karıştı eski sevdalar:
Beyhude seslenir, beyhude çağlar
Bir sola, bir sağa çoban çeşmesi… – Faruk Nafiz Çamlıbel

faruknafiz3

Ölümü Hatırlatan Kadın

Kayalıklarda gördüm seni,bir sisli günde,
Fırtınadan saçların çözülmüş bir demetti.
O kayalıklarda ki bir yıl evvel üstünde
Çöllerden aşık dönen bir genç intihar etti…

Seni her nerde,artık,her ne suretle görsem
Bir gölgenin duyarım ruhuma düştüğünü.
Ben de o aşık gibi bir kayada ölürsem
Rabb’im mukaddes etsin seni gördüğüm günü!

Kayalıklarda bir genç öldüğü gün beldenin
Halkı seni karanlık rüyalarında görmüş,
Ey yadı gönlümüzden çıkmayan afet senin
Sevmediklerin değil,sevdiklerin ölürmüş.

Bazı ruhum kararır kefenlerden,mezardan;
Yok mu,Rabb’im,ölümün bir güzel şekli,derdim.
O kayalıklarda ilk seni gördüğüm zaman
Hayalimde ölüme en güzel şekli verdim.

Başka bir göz yaşını dudaklarınla silsen
Ürpererek:Bu,derim,mezardan bir nefestir!
Buna kıskançlık deme,bence değil yalnız sen,
Seni gören göz bile ne kadar mukaddestir!

Kimse karşında belki titremez gönlüm gibi,
Bense hala korkarım dizinde ağlamaktan.
Teması korku veren tatlı bir ölüm gibi
Daha cana yakındır görünüşün uzaktan… – Faruk Nafiz Çamlıbel

faruknafizkadin

Kızıma

Dünyada aşk denilen varlık da yalan,
İnanma, aldanma, kapılma kızım,
Hıçkırır ağlarlar, inanma yalan,
Erkekler yılandır, sokarlar kızım.

‘Ölürüm ben seni unutmam’ derler,
Sen ona aldanma kapılma kızım.
Gelirler önünde secde ederler,
Arkandan lanetler ederler kızım.

Şimdi bir çiçeksin göğse takılır,
Solunca kaldırır atarlar kızım.
Aşktan sonra hayalin yıkılır
Baharda saçların ağarır kızım. – Faruk Nafiz Çamlıbel

Suyun Üstünde Mısralar

Dün gece parçaladı bir aslan kafesini,
Bir gönül sonsuz ufka yol aldı kartal gibi.
Fırtınam!Baş ucunda duyunca nefesini
Otuz yıllık bir ağaç eğildi bir dal gibi.

Tatmak için enginin şi’rini dalgalarla
Kalbimiz göğsümüzde ayrı bir şeydi yarda.
İki taş heykel oldu vücudumuz kenarda,
Ruhumuz enginlere açıldı sandal gibi.

Sonsuzluğun sırrına ererek biz denizde
Sonsuzluğu yaşatmak istedik sevgimizde,
Saçımız ağarmadan toprak olunca biz de
Gezecek maceramız dillerde masal gibi..

Faruk Nafiz Çamlıbel Şiirleri İle İlgili Video

İlginizi Çekebilir:Abdurrahim Karakoç Şiirleri!
share Paylaş facebook pinterest whatsapp x print

Benzer İçerikler

Kahraman Tazeoğlu Sözleri ve Şiirleri!
Kahraman Tazeoğlu Sözleri ve Şiirleri!
Necip Fazıl Kısakürek Şiirleri!
Necip Fazıl Kısakürek Şiirleri!
Turgut Uyar Şiirleri
Turgut Uyar’ın En Sevilen Şiirleri!
Orhan Veli Kanık Şiirleri
Orhan Veli Kanık Şiirleri!
Özdemir Asaf Sözleri ve Şiirleri
Özdemir Asaf Sözleri ve Şiirleri!
can yucl 1
Can Yücel Sözleri ve Şiirleri!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bilgi Köprüsü | © 2024 | Tüm hakları saklıdır.